İçindekiler
Portekiz dili ile uğraşırken, bir cümledeki belirli terimleri tanımlama ihtiyacı duymak veya bir fikri daha tutarlı hale getirmek için belirli kelimelerin doğru fiil biçimini anlamak konusunda kaybolmuş hissetmek yaygındır. Çok geniş olduğundan, benzer terimler arasında seçim yapmak zorunda kaldığında bir veya başka bir karışıklık yapmak, dili konuşan herkesin deneyimlediği bir şeydir. Sorunun klasik örneklerinden biri"oku" ve "oku".
Her şeyden önce, her ikisinin de var olduğunu ve doğru olduğunu, ancak farklı durumlarda kullanılması gerektiğini akılda tutmak önemlidir. "Lê" ve "ler" kullanımı hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki fiil formlarının tanımlarına göz atın ve bunları cümlelerde nasıl ve ne zaman uygulayacağınızı bir kez ve herkes için öğrenin.
Ayrıca bakınız: 1. isim haline gelen 20 takma adın listesine bakın"Okur" ne zaman kullanılmalı?
"Lê", "ler" fiilinin şimdiki zamanın üçüncü tekil kişisinde veya emir kipinin ikinci tekil kişisinde çekimlenmiş halidir. Şimdiki zamanda, eylemin anlatıldığı anda gerçekleşen bir eylemi veya alışılmış bir eylemi belirtir. Emir kipinde ise çoğu zaman bir emir bildirir. İşte bazı örnekler:
- Her gün kitabın aynı bölümünü okuyor (Şimdiki zaman)
- Joana kılavuzdaki bilgileri okuyor ancak ne yapması gerektiğini anlayamıyor (Şimdiki zaman)
- Daha önce yazdıklarımı okuyun lütfen. (Zorunlu)
- Büyükbabana her gün gazete okuyor musun? (Şimdiki zaman).
"Oku" ne zaman kullanılmalı?
"ler" fiilin mastar halidir. Şahıssız mastar halinde, çoğunlukla fiil cümlelerinde veya edat içeren cümlelerde kullanılır. Bu formdaki bazı örneklere göz atın:
- O paragrafı bana okur musunuz lütfen?" (Sözlü seslendirme)
- Bekleyemeyecek ve bir sonraki kulüp toplantısından önce kitabı okuyacak. (Sözlü seslendirme)
- Babamın bana gönderdiği mesajı okuyana kadar rahat etmeyeceğim. (Edatlı ifade)
- Annem ondan her gün bazı materyalleri okumasını istiyor. (Edatlı cümle)
'Okur' ve 'okuma' arasındaki ayrım
Sözcükler, mastar halinin sonunda bulunan ve genellikle telaffuz edilmeyen "r" harfi nedeniyle sıklıkla karıştırılmaktadır. Bu nedenle, "ler" sözcüğünün telaffuzu, şimdiki zamanın üçüncü tekil kişisindeki aksanlı oktavlara benzemektedir. Bu durum, örneğin "vê" ve "ver", "dá" ve "dar" ve "está" ve "estar" sözcüklerinde de görülmektedir.
Her durumda, ikisi arasında ayrım yapmanın basit bir yolu, şüphe duyulan kelimeyi mastar halindeki başka bir fiille değiştirmektir. Eğer bu değişiklik, aynı zamanda doğru olan başka bir cümle kurmayı mümkün kılıyorsa, fiil mastar halinde uygulanmalıdır. Bkz:
Ayrıca bakınız: Köpüklü şarabı açtınız ve biraz mı kaldı? İşte gazını kaybetmeden nasıl saklayacağınız- Kitabı okumak mı istiyor yoksa okumak mı?
- Okumak istiyor;
- Yazmak istiyor;
- Satın almak istiyor;
- Borç vermek istiyor.
Bu sayede, fiilin mastar halinin cümlede kullanılacak doğru hal olduğunu anlamak kolaydır.